Ağız sağlığını tehdit eden en yaygın problemler arasında çürük diş ve kırık diş yer alır. Her iki durum da hem ağrıya hem de estetik kayıplara yol açabilir. Ancak bu sorunların ortaya çıkışı, belirtileri ve tedavi yaklaşımları birbirinden farklıdır. Dr. Ali İhsan Erkan kliniğinde bu iki sorun için özel olarak planlanan modern tedavi yöntemleriyle kalıcı ve estetik çözümler sunulmaktadır.
Çürük diş tedavisi, diş minesinde başlayan ve zamanla dentin ya da sinir dokusuna ilerleyebilen bakteri kaynaklı hasarların giderilmesini hedefler. Erken evrede yapılan dolgu işlemleriyle dişin doğal yapısı korunabilir. Daha ileri vakalarda kanal tedavisi veya porselen kaplama gibi uygulamalarla dişin hem fonksiyonu hem de estetik bütünlüğü yeniden kazandırılır. Çürük tedavisinde amaç yalnızca ağrıyı gidermek değil, dişin ömrünü uzatmaktır.
Kırık diş tedavisi ise genellikle travmalar, sert cisimler ya da zayıflamış dolgu ve restorasyonların sonucu olarak ortaya çıkar. Kırığın boyutuna ve yerine göre kompozit onarımlar, porselen laminalar veya tam kuronlar uygulanabilir. Eğer kırık pulpa dokusuna ulaştıysa, tedavi öncesinde kanal işlemi de yapılması gerekir. Kırık dişlerde estetik kaygıların yanı sıra çiğneme fonksiyonu da yeniden sağlanmalıdır.
Her iki tedavi sürecinde de erken teşhis oldukça kritiktir. Çürük diş ya da kırık diş belirtileri fark edildiğinde vakit kaybetmeden bir diş hekimi kontrolü önerilir. Dr. Ali İhsan Erkan tarafından uygulanan kişiye özel tedavi planlarıyla ağız sağlığı güvence altına alınır.
Diş Eti Tedavisi Neden Ağız Sağlığının Temelidir
Sağlıklı bir gülüş yalnızca dişlerin görünümüyle değil, aynı zamanda diş etlerinin sağlığıyla mümkündür. Diş eti tedavisi, genellikle fark edilmeden ilerleyen ve ileri düzeyde diş kaybına yol açabilen periodontal hastalıkların önlenmesi ve giderilmesini kapsar. Dr. Ali İhsan Erkan kliniğinde diş eti problemleri modern tanı yöntemleri ve hasta odaklı tedavi planlamalarıyla ele alınır.
Diş eti tedavisi süreci genellikle profesyonel diş taşı temizliği ile başlar. Plak ve tartar oluşumu, diş etinde iltihaplanmalara ve çekilmelere neden olur. Bu durum ilerlediğinde kemik kaybı ve diş kayıplarıyla sonuçlanabilir. Erken evrelerde yapılan temizlik işlemi yeterli olurken, ileri durumlarda kök yüzeyi düzleştirme (küretaj), lazer uygulamaları veya cerrahi yöntemler gerekebilir.
Tedavi yalnızca klinik ortamda yapılan işlemlerle sınırlı değildir. Diş eti tedavisi sonrası hastanın günlük ağız bakım alışkanlıklarının gözden geçirilmesi ve geliştirilmesi gerekir. Diş fırçalama teknikleri, diş ipi kullanımı ve düzenli kontroller bu sürecin ayrılmaz parçalarıdır. Aksi takdirde tedavi kalıcılığı sağlanamaz.
Diş eti hastalıkları, kalp hastalıklarından diyabete kadar birçok sistemik problemle ilişkilidir. Bu nedenle yalnızca estetik ve lokal bir sorun olarak değil, genel sağlıkla doğrudan ilişkili bir alan olarak değerlendirilmelidir. Dr. Ali İhsan Erkan tarafından uygulanan diş eti tedavileri, yalnızca mevcut problemi çözmekle kalmaz, aynı zamanda koruyucu diş hekimliğine önemli bir katkı sağlar.